Kış uykusundan uyanan doğa ile gelen bahar ayları, kimileri için enerji kaynağı kimileri için ise yorgunluk nedeni anlamına gelmekte. Siz bu dönemde kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
Sürekli uykulu, halsiz ve bitkin bir haldeyim enerjiye ihtiyacım var diyenlerdenseniz; yaşam tarzınızı, beslenme şeklinizi ve alışkanlıklarınızı gözden geçirerek bahar yorgunluğunuzu üzerinizden atabilirsiniz. Mevsimlerin değişimi, ruh ve beden sağlığımızı tahmin edebileceğimizden de fazla etkiliyor. Olumlu ve olumsuz pek çok etkisi olan bahar aylarında çoğumuzun kalp atışları hızlanıyor, uykumuzda bölünmeler yaşarken, iştahımızda da bir miktar azalma oluyor. Yiyecekleri normalden fazla seçerek tüketiyoruz.
Baharla birlikte, günlerin uzamasından kaynaklı daha fazla gün ışığına maruz kalıyoruz.
Mevsim geçişlerinde her 10 kişiden 5’i halsizlikten ve uyku halinin artmasından yakınır.
Uyku düzenimizi ayarlayan epifiz bezi ve melatonin hormonunu üretmekten sorumludur.
Epifiz bezi; ne kadar fazla ışığa maruz kalırsa, o kadar az melatonin hormonu üretirken,
mutluluk hormonu diye bilinen serotonin salgısı da bu durumun aksine daha fazla ışığa maruz kalınca artış göstermektedir. Mevsim dönümlerinde meydana gelen; depresyon, yorgunluk ve enerjisizlik belirtileri hastalık olarak düşünülse de aslında hava değişiminin neden olduğu bir durumdur. İşte mevsim değişikliğinden etkilenenler için tavsiyelerim…
Beslenme Alışkanlığınıza Dikkat!
İştahsızlık, zaman zaman herkesin başına gelen bir durumdur. Yeterince ve düzenli beslenemeyen vücutta hayat standardının düşmesi sonucunda olumsuz etkiler meydana gelir. Düzensiz beslenenler için alınabilecek önemli bir tedbir, günün en önemli öğünü olan kahvaltıyı aksatmamak olacaktır. Sabah güne proteinlerle başlayan bir kişi ile kahvaltı yapmayan bir kişinin enerjikliği ve mutluluğunun aynı olmasını bekleyemeyiz.
Yeterince Uyuyor musunuz?
Günün tüm yorgunluğunu taşıyan vücudumuz, elbette ki kaliteli bir uyku ile dinlenerek yeni güne zinde başlamayı hak ediyor. Kaliteli uyku da çok uyumanın aksine, gerekli saatlerde ve yeterince uyumanın vücuda daha çok yarar sağlamasıdır.
Uyku için doğru saatler ne zamandır sorusuna gelecek olursak, gece 11’den sabah 7’ye kadar sürecek 8 saatlik bir uyku uzmanlar tarafından öneriliyor. Hatta o saat diliminde uykuda olanların, alarma gerek duymadan kendi kendini uyandırabileceği savunuluyor.
Mevsim değişikliklerinde meydana gelen sebepsiz yorgunluğu doğru uyku ile üzerinizden atarak gün boyunca daha dinç olabilirsiniz.
Baharla Birlikte Vücudumuzda Meydana Gelen Değişiklikler
İlkbaharın ilk haftalarında kan damarlarımız genişler, kan basıncımız düşer ve kendimizi halsiz hissederiz. Vücudumuzun artan sıcaklıklara alışması ortalama bir ay sürer.
Bu, esas olarak hormonal değişikliklerden de kaynaklanmaktadır. İlkbaharda melatonin ve serotonin arasındaki ilişki dengesiz bir hal almaya başlar. Vücudun bahar dengesine alışması yaklaşık bir ay sürer. Bu durumu yaşayan insanlar baş dönmesi, dolaşım problemleri ya da şiddetli baş ağrısını bir rutin şeklinde çekebilirler. Biyolojik saatimiz yeniden ayarlandığında ise bahar yorgunluğu geçmeye başlar. Ayrıca mevsim koşulları insanların metabolizma hızlarını etkilemektedir. Yani kış aylarında yavaş çalışan metabolizma, bahar aylarında hızlanırken, vücudun buna uyumu zaman alabilir. Öte yandan baharla birlikte havadaki elektrik yükü artar ve bu da insan kimyasında olumlu yahut olumsuz etkilere neden olur. Eğer vücudunuzda pozitif yüklü iyonlar artarsa daha zinde ve mutlu hissedersiniz. Ancak negatif iyonların artması durumunda ise kendinizi yorgun, halsiz hissedersiniz. Bu durum da bahar yorgunluğu olarak tabir edilen durumun ortaya çıkmasına neden olur. Bütün bunların yanında, vitamin eksikliğimizin bulunması bahara geçiş koşullarına uyum gösteremez.
Yine kan şekeri düşüklüğü, tiroit hormonunun ve böbreküstü bezinin az çalışması da yorgunluk yapan nedenler arasında sayılmaktadır.
Vücudumuzu Bahara Nasıl Hazırlarız?
Bilirsiniz bahar başlangıcında evlerimizi bahara hazırlarız. Peki ya vücudumuzu bahara nasıl hazırlamalıyız?
Vücudumuzu geleceğe hazırlamak ciddi önem arz eden bir konudur. Özellikle mevsim meyve ve sebzelerinden oluşan yiyecekler vücut dengemizi düzenlemede bize yardımcı olacaktır.
Kış aylarında B ve C vitamini depolamak bahara geçişte vücut dengemizi korumada yardımcı olacaktır. Yine vücudun en fazla ihtiyacı olan maddelerden biri sudur. Bu nedenle su tüketimine dikkat edilmesi gerekiyor. Susuz kalan vücutta metabolizma yavaşlar. Bu sebeple günde ortalama 2,5 litre su tüketimi önerilir. Diğer yandan aşırı çay, kahve tüketiminden de kaçınmak gerekir. Bahar yorgunluğuna karşı alınacak bir diğer tedbir de spordur. Düzenli egzersiz yapmak metabolizmanın hızlanmasını sağlar. Kış aylarında daha az hareket ederiz. Eğer spor yaparsak burada bir denge sağlama şansımız artar. Solunumun düzenlenmesi de sporla mümkündür. Vücuda yeteri miktarda oksijen girmesini sağlamak bahar yorgunluğuna alınacak önlemlerdendir.