İnsanların yaşam standartlarının düşüşünden kendi içine dönmesi mi yoksa manevi açıdan insanların yaşadığı boşluktan mı bilinmez komşuluk ilişkilerin yok oluşu…
Bakmayın şimdilerde kimsede komşuluk ilişkisi kalmadığına. Eskiden komşunun ne hatrı ne hakkı ödenirdi. Oturduğunuz apartmanda yaşayan herkesi tanıdığınız için yeni taşınan komşunuza tanışmaya gitmek diye bir şey vardı. İçten bir şekilde hal ve hatırlarını sormak, özel günlerde tebrikleşmek, ortak yaşam alanlarına saygı göstermek, evinde eksik olan bir malzemeyi komşudan isteyebilmek, çocuklarınızı tanıştırıp oyun oynamasını sağlamak, taşınırken birbirine yemek yapıp götürmek, yaz – kış hazırlıkları için birbirine destek olmak, evindeki bir davette komşuna misafirini yatıya göndermek, bir yere gideceğin zaman çocuğunu komşuna bırakabilmek, evde pişen yemekten komşu hakkını da ayırmak, misafirin geldiğinde komşunu da davet etmek, mahallede bir sıkıntı yaşanıyorsa kimseden korkmadan çekinmeden yardım etmek, birlikte pikniğe, gezmeye gitmek, fotoğraflarda aynı kareyi paylaşmak, komşunla oturup dertleşmek, sofranı paylaşmak diye kavramlar vardı. Çünkü aileden önce haber verebileceğin yardımına koşacak birileri komşu demekti.
Eskiden kimse komşusuyla kavga edince konu haberlere kadar taşınmazdı…
Eskiler ev alma komşu al derdi. Şimdi bir ömür çalışsan ev almak mümkün değil ki komşuyu nerede bulalım? İnsanlar kiraya zor çıkar hale geldiği için komşuluk biteli, unutulalı ya da unutturulalı diyelim epey zaman oldu. Bir ev tutulacağı zaman, evden önce mahalleli sorulmaya başlandığından beri midir insanların birbirine olan güvensizlikleri? Akıllardan geçen kim bilir binada nasıl insanlar yaşıyor düşüncesi? Atalarımızın atasözleri de eskidi. Eskiden “Ev alma komşu al”, “Komşu komşunun külüne muhtaçtır”, “Komşuda pişer bize de düşer” gibi… nice değer verdiğimiz sözler vardı.
“Eskiden evler yan yana ve can canaydı. Şimdilerde duvar duvara ve evlerin içinde yaşayanların da duvarları var. ” Eski hayat şartlarımızı özler olduğumuz günlerde eskiyen ve büyüsü bozulan her şeyin olduğu günlere dönmek dileğiyle…