İş hayatı, aile hayatı, özel hayat gibi yaşamımızın ilişkilere dayanan pek çok noktasında ki temel sorun sınır çizebilmekten geçer. Sınırlarımızı koruyabildikten sonra diyaloglarımız da seviyeli ilerler. Sınır ihlalinin olduğu durumlarda ilişkileriniz zedelenebilir.
Sınırlarımız, saklı duvarlarımızdır. Peki kişisel sınırlarımızı nasıl korumayı başarırız?
Bunun cevabı, hayır diyebilmekten geçmektedir. Hayır diyemediğiniz her durum, sizin gelecekte maruz kalacağınız olumsuz duygu ve düşünceleri işaret eder.
Kişisel sınırlarınızın belirlenmesinde; önce kendiniz ile barışık olmalı ve keskin çizgileriniz olmalıdır. Bu sayede öz farkındalığınız oluşmuş olacaktır.
Sınırlara sahip olmanın sağladığı faydalar; öz saygınızı güçlendirir, mental enerjinizi korur, bağımsızlık kazandırır ve benliğinizi ortaya koyar.
Öyleyse, hangi durumlarda sınır koymalıyız? Bu konuda ki en iyi rehberimiz iç güdülerimiz ve sezgilerimiz olacaktır. Sınırlarınızın çiğnendiğini hissettiğimiz durumları örneklendirecek olursak; bulunduğunuz ortamda hissettiğiniz huzursuzluk hissi, fiziksel temasın yarattığı rahatsızlık, herhangi bir konuyla alakalı içinize doğan kötü bir his, enerjinizi düşüren insanlar ve fikirlerinize saygı duyulmayan sosyal bir ortamda olmanız sınırlarınızın geçildiğinin işaretidir. Aile içi sınırlarla ilgili dikkat edilmesi gereken konular;
- Sınırlar daima açık ve net olmalıdır.
- Sınırın koyulma sebebi açıklanmalıdır: “Ben öyle istiyorum.” demek yerine neden böyle düşünüldüğü bilinmelidir.
- Genel kurallar herkes için geçerliliğini korumalıdır. Örneğin, odaya girmeden önce kapının çalınması, kişiyi gözetlememek ya da kişiye kulak vermemek.
Aile içinde duyulan fazla meraklılık hali, karşı tarafa duyulan güvensizliği yansıtmış olacağı için sağlıklı bir ilişki kurulamayacaktır. - Sınırlar ailenin tüm üyelerinin hakkını gözetmelidir.
- Sınırlar; kişiler arasındaki saygıyı belirleyici unsur olduğundan, kişinin iş ve özel hayatına dahil olunmaması gerektiği bilinmelidir.
- Evli çiftler de birbirinin kişisel alanlarına saygı duymalı, yaşamın her alanında yan yana olmamaları gerektiğinin bilincinde olmalılar. Farklı uğraşları ve hobileri olabileceğinden kişisel alanlarına saygı gösterilmelidir.